URFA'DA NE İÇİN FOTOĞRAF ÇEKERSİNİZ Kİ ?
"Güneş nereden doğarsa, orası güzeldir" derler bizim buralarda.
Urfa'nın şanı şerefi kadar, güzelliği de meşhurdur.
Bir yanıyla Harran Ovası, bir yanıyla Atatürk Barajı, bir yanıyla Batı Mezopotamya Ovası. Bir yanıyla Kürtleri, Arapları, Ermenileri, Türkmenleri, Keldanileri, Asurileri..Göbekli Tepe Antik Kenti, Peygamberler Şehri, Balıklı Göl, Sıra Geceleri.
Urfa derken, hangi değerinden, hangi kültürel, sosyal zenginlikten bahsetseniz, saatler su gibi akıp geçiyor..
Halayı, üç ayağı, düz vuruşu, kuzu kapma oyunu, isotu, kebabı,boranisi, türküsü, yanık sesi. Urfa gürül gürül, Urfa bal tadında, Urfa hem her yönüyle bilinen, hem de bilinen her yönüyle gizemli.
Urfa, güneşi, hep açık alın karşılamıştır...
İklimi sıcak, insanı sıcak, yüreği sıcak, yemeği sıcak, sazı sözü sıcak, duygusu, töresi, acısı bile sıcak.
Urfa'da fotoğraf çekmek için, ne ister insan? İnsan zenginlik ister. Düşüncede zenginlik ister. Fikirde zenginlik ister. Yürekte zenginlik ister. yaptığı her işte, ayrı bir güzellik, gördüğü her fotoğraf karesinde farklı bir sıradışılık, bir ilginçlik, bir insani zenginlik, bir dünya güzelliği ister.
Urfa'da fotoğraf çekmeye gelenler için, arayabilecekleri ne varsa, her şey bulunabilir.
Bir çocuğun gözünde de görebilirsiniz acıyı, bir yaşlının gözünde de görebilirsiniz, çocuk gülümsemesini.
Işığın vurduğu bu kentin, en kuzeyinde çatışmalar varken, en güneyinde halaya durulan bir düğün görebilirsiniz.
Kentin bir yanında açlığın, yoksuluğun bel büktüğü insanlar varken, az ilerisinde, zenginliği, asırların getirdiği zenginliği görebilirsiniz.
Bir kızın, yüzlerce yıllık töre içerisinde, baş önde, gözler sürmeli, yere bakan yürek yakan halini de görebilirsiniz. Ama az ileride, bir başka kızın, Batı'daki herhangi bir metropolden kaçıp gelmişcesine, alımlı, endamlı, çalımlı halini de görebilirsiniz.
Urfa, gelenin niyetine bakar..
Urfa'ya, gönlüyle gelen, eni gönüller bulur, aklıyla gelen, akıllar bulur. Belasını arayan varsa, çok da tahrik etmiyorsa, aklı selim olarak, keyif bulur, huzur bulur.
Urfa'da fotoğraf çekmek için, anı yaşamanız gerekir. Yani, tek bir klik yapacağınız, tek bir kareyi donduracağınız o anı yaşayabilirsiniz. Dünyanın her yerinden kopmuş gelmiş insanlarla, Urfa'dan hiç kopmamış insanları, yan yana görebilirsiniz.
Yüzlerce yıllık törenin biçimlendirdiği, kalender, yeri gelince sert, yeri gelince çocuksu, yeri gelince hassas insanlar görebileceğiniz gibi, kıyamet kopsa, en şiddetli ordular gelse, tek başına ayaklanacak, direnecek insanları da görebilirsiniz Urfa'da.
Urfa, Ahmet Arif'in dizelerinde "Otuz Üç Kurşun" atılan, yiğitliğin, kendinden olanlara sahip çıkmanın yeridir..
Urfa, sadece yemek, sadece kebap, sadece müzik, türkü, sıra geceleri değildir.
Urfa, tarihtir. Urfa yaşayan canlı bir kadim kenttir. Tarihin en eski kenti ünvanını, bağrında sakladığı "Göbeklitepe" antik şehri sayesinde, üzerine yüklenmiştir.Dünyanın ilk üniversitesinin kurulduğu yerdi Urfa.
Urfa, dinler tarihi, inanç turizmi için de, bir birliktelik, bir merkez, bir dinler arası birleşme, uzlaşma merkezi olmaya, en müsait, en çok layık olandır.
Urfa'da niçin fotoğraf çekeyim ki, derseniz, size derim ki: Urfa'dan başka neresi, bu kadar zenginliği bağrında bulunduruyor ki?
Urfa, bir fotoğrafçının nefes alabileceği yerlerin, en başında gelir..
Urfa, bizim için, bizden önce gelir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder